AYNALAR VE HÜZÜN
’ve hüzne düştü ve hüzün aldatmadı onu
yaşam gibi’-Kierkegaard- I Aynalarda yüzün bir eski hüzün alkole buğulu gözleri günaha uzayan saçlarıyla bir eski zaman orospusu Beyoğlu’nda basma fistanı,boyalı dudakları keman kaşlarıyla volta atmakta arka sokaklarda... direnerek aynalara ve zamana müşteri aramakta... zamansa bir minval üzre yoğrulan hayatlarıyla insanların akıp gitmekte şehrin yekpare ahenginde II Aynalarda yüzün hiç solmayacak sanmıştın oysa hazan bir hüzün senfonisiydi Vivaldi’li konçertolarda ne yaparsan yap ele veriyordu yıpranmışlığını göz göze geldiğin aynalar ellerin titriyordu tütün tabakanı açarken ve yağmurun her çarpışında daha da bir uzuyordu saçların günaha o zaman anlıyor ağlıyordun çünkü saatler seni vuruyor aynalar seni çağırıyordu dökülmüş sırlarıyla... İstanbul 2000 Özgür Kapcı |
hiç solmayacak sanmıştın
oysa hazan bir hüzün senfonisiydi
Vivaldi’li konçertolarda
ne yaparsan yap ele veriyordu yıpranmışlığını
göz göze geldiğin aynalar
ellerin titriyordu tütün tabakanı açarken
ve yağmurun her çarpışında
daha da bir uzuyordu saçların günaha
o zaman anlıyor ağlıyordun
çünkü saatler seni vuruyor
aynalar seni çağırıyordu
dökülmüş sırlarıyla..."
vivaldi'nin konçertosu kadar huzur veren dizeler. böceği de hakkıyla almış şiir
tenha ve puansız olması üzücü..