BRE KENDİNİ BİLMEZ DEYYUS
yazgısı kalu belada gizli
kıyımı kıyamette gizlenmiş gecenin... içinden döllenir, ve açar akıl bahçesinde dikeni vicdanında karanlık çiçekler süzülür kokusu aralanan her kapıdan ruh sarhoştur meyline gönül vermekten sen ki kibrinle kendini büyüten behbaht bre aptal bre densiz ve ayyaşı olmuş maddenin kazandıkca doymayan gözün sırtında duran kamburundur aslında nefs’in o gün ki gelir kırılır yıldızlar birer birer çelik ağırlığında düşer ellerine günahın suya benzer keşkelerin uğramaz kurumuş damağına akıp gider kendi yoluna şimdi sıkıysa dönde bak geriye kalk kalkabilirsen altından gurur denilen dağın bre verdiği sözde puşt bre yaptığı her işte kahpe olan doymak bilmezken zulme doğmak mı istiyorsun yeniden arınmak için günahından bir terazidedir şimdi ömrün demlene demlene devleşen günahın sığmaz olur alemlere yedi ceddin kandır artık akıttığın üç öğün aşın her kaşıkta seni boğmaya yeten işte budur sonun bre insan müsveddesi bre kendini bilmez deyyus... |
sahra tarafından 7/9/2010 10:29:54 PM zamanında düzenlenmiştir.