Yakar Benliğin
(isyanına, öc almalarına, hırslarına, oyunlarına)
Kusursuz olmaktı niyet/in Vicdanın çırpınırken kalbine munhasır Sen hâlâ öc almakta, acıları içmektesin Fütursuzluk varsa gönlünde Gölgen olsun dağ yamacında O sımsıcak buse/n Yakar gövdeni kusurun Yakar benliğin Bir başkası değil Senin gururun, o alt edemediğin ihtirasın... Gözyaşın rahmet olur Akıtırsın boğazın her yandığında Kör, sağır gece/de Gecen aydınlanır o zaman Rahatlarsın belki Sırf kendini memnun etmek Vicdanını rahatlatmak için kendini aldatırsın sadece... Aydınlattığın bedenin, şimdi isyanın Yalnızlığını avutmak için Pişmanlığından kurtulmak için.. Bulutlara yakar Güneşe haykır Yıldızları çağır kim var söylesene? Gelen var mı? Gidenler/in yerine Kalan var mı? Yakar benliğin o zaman İsyanın nereye Sızlanmaların nereye kadar Gece büyütür benliğini Hiç kimse bilmez seni Hiçliğinden beri. Bursa 15 Haziran 2010 |
Güneşe haykır
Yıldızları çağır
Gelen var mı?
Gidenlerden başka.
Yakar benliğin o zaman
İsyanın nereye
Sızlanmaların nereye kadar
Gece büyütür benliğini
Hiç kimse bilmez seni
Hiçliğinden beri.
Bursa
15 Haziran 2010
hdeniz hatipoğlu (hatipoğlu)
sizin siirlerinizi takip etmeye devam edecegim bilesiniz
her bir siir ayri bir guzellikte
yine boylesi guzel bir siir okudum gonul sayfanizda saygilarimla