YİTİK TILSIM
Yoldan geçen sarhoş yoılcunun
Boğuk ve sonu gelmez sesiyle Ürperdi rüzgar Pencerem kapanırken Dünyanın yüzüne Kırılgan dakikaların örselediği Ömrüm karanlığın içinde kayboldu Elimde kalan avuntu sözcükler Çınladı kulağımda Daha dün diyordu sarhoş Daha dün buradaydı yanıbaşımda Bekliyordu umudun sarsılmaz güveni Oysa sarhoşla birlikte gitmişti gölgesi Ve karanlıkta aradığı umut ışığı Suskunluk kaplamıştı gecenin siyahında Sırıtan beyaz evi Boşlukta savrulan insanlığın Yitirilmiş sesiydi Sadece yokluğun hantal gövdesi Yükleniyordu hatıraların üstüne Ezilense kaybolandan artakalan Bir avuç pişmanlıktı Gölgelenirken tüm düşler Sonsuzluğun yitik anlarında Bozulan tılsımın şaşkınlığını taşır oldu O günden beri her insan sıfatı HAZİRAN 99 ALİ RIFAT ARKU |