EL-VEDA...
Bir veda bu,
Yaşanmadan son bulan bir elveda, Aşkın kapısından bakıp,dönerken, İçim buruk gidiyorum,biliyorum, Bir yanım kal desede yaşanmamışlıkları yanıma alıp da gidiyorum. Pişmanlıklarıma karışmasınlar,diye, Ve, Korkuyorum,keşkelerle yüzleşmekten, Ben,sen olmadan gidiyorum. Elbet dökülecek gözyaşım,bakarken son kez gözlerine, Kal,desede yüreğimin sesi kulağıma, Nefesim kesilecek,sensizliğin her adımında biliyorum. Düşeceğim birden,tökezleyeceğim elbet, Tutmak isteyeceğim belki yine ellerinden, Ama, Zamanın son çalar saatinde gideceğim dünden geriye kalanlarla, Avutacağım,çocuksu düşlerimi, Ve, Penceremden izlerken,aşkın diğer yüzünü, Tütecek burnumda aşkın tazecik hüznü... |
Ben,sen olmadan gidiyorum.
Elbet dökülecek gözyaşım,bakarken son kez gözlerine,
Kal,desede yüreğimin sesi kulağıma,
Nefesim kesilecek,sensizliğin her adımında biliyorum.
Düşeceğim birden,tökezleyeceğim elbet,
Tutmak isteyeceğim belki yine ellerinden,
Ama,
Zamanın son çalar saatinde gideceğim dünden geriye kalanlarla,
Avutacağım,çocuksu düşlerimi,
Ve---------------------------------Sevgi ve nefretin yan yana poz verdiği bir sahnede tepkisiz, ölü duruşlarla göz yaşımızı çocuk gülüşlerimizde biriktiririz hiç bilmeden. Bizi hiç ilgilendirmeyen korku ve karamsarlık resimlerine yorumlar türetirken buz keser ellerimiz, üşür ayaklarımız ve bu değişik rüyadan yine de uyanmak istemeyiz.
Gözbebeğimizde lacivert bir umut büyür her dem. Sulara şiirler serperiz ve kara bir atlasta yeşil düşlerle gezeriz.
Tebrikler