Sevgi
Mevla kullarına sevgı duygusunu vermişse vardır bir hikmeti,
severek bulmak daha kolay bence, bir insanı sevebilmenin ince fay hattı kırılmaya gör, depremler oluşur gönülde, gözyaşı tusumanileri boğar bizi, ve bir daha asla deriz,ama asla yoktur hiç bir zaman kul olana, çünkü insanın yaratılış sebebi,temeli, “Lev lâke lev lâk, lemâ halagtü’l-eflâk” (Eğer Sen olmasaydın Habibim alemleri yaratmazdım) Kutsi Hadis üzerine inşa edilmiştir, HABİBİM; Sevgilim demekse… ve Mevla kuluna Sevgilim diye hitap buyururken, sevgisizlik bize yakışırmı? sevgi bize emanet edılmiş nadide bir emanet. yakup,mercanın kıymedini nasıl en güzel sarraf bilirse, kulun kiymedinide en çok onu seven bilmezmi, korumazmı esen yelden, sakınmazmı kem gözden, kıskanmazmı başka bakışlardan, “Beni” kaldırıp “Sen” eden bir anlayışla sevmek, yediğin lokmada “ona” pay ayırmak, konuşmak ruhuyla, dokunmak yüreğine, Her anında onunla olmak. sevgisiz olamayız,sevgisiz bulamayız, Katı bir yürekle, bir sevgiye talip olamayız, sevgiye ancak sevilenin cefa yollarından geçerek varılabilir, nasıl tomurcuk güle dönüşmeden dikenlerle donatılıyorsa, sevende sevgilisine ulaşmadan dert ve eza yollarından geçiyor… her sıkıntı bir adım yaklaşımdır,her gözyaşı, her izdirap kavuşma yolunda önümüzü aydınlatan meşalelerimizdir… ve seven; zamana sığdıramadığı heyecanını, satırlara sığdırabilmenin telaşındadır , ister ki cümle alem temaşa eylesın gönül dağından yükselen lavları, bu ateş denize düşşe onuda yakar… ateşe düşşe ki, ateş ateşi nasıl yakar, sevginin adıdır yusuf,sevenler birer yakupdur, aşk-ı muhabbettenden gözlerin nuru bile söner, hem sevileni görmeyen göz ne işe yarar… sevginin adıdır Muhammet (s.a.v.), sevdalısı Aişe ördüler bir dantele yüzyıllar sonra bile çözülemeyen düğümler attılar sevdalarına ve kördüğüm yaptılar kımseler çözemesin diye… sevgi dantelemiz kördüğüm olsun İNŞAALLLAH… |