ANNE
Yaramaz bir çocuk
Ve topaç çeviren güçtü Yaşamın kendisi Tekrarlanan yanılgının Çocukluk haliydi Büyük hesaplarla uğraşan .............................. ben çocuk olmayı özledim anne Sisten çıkınca gerçekler Güneşin ışıkları vururdu düşlere Ve esrarlı bir aleme bürünürdü Mahcubiyet kırıntıları Burun deliklerini konuk ederken .............................. ben büyümekten yoruldum anne Aynı adımları atardı Ve aynı bakışları yakalardı Tanrı insanlarda Hiç dua etmesede melekler Bağışlanırdı günahlar Gökyüzü perilerini Hicvederek Pencereye tünemiş Arap kızları Kutsardı ilahlar ............................ ben beni anlatmaktan lal oldum anne Bir sehpa kurulurdu Şarap mahzenlerinin Eskimiş serinliğinde Oynaşırdı kelimeler Dudakların Yemiş veren bekaretinde .......................... ben senin süt dolu göğüslerini istemekten utandım anne Ama hiç kimse söylemezdi Gerçeklerin bağbozumunu Gülücüklerin karanlığına Sanki mavi devler beklenirdi İlkbaharın renkli şölenlerinde ............................... ben saçlarındaki baharı özlemekten tükendim anne Nisan’da geçerdi Mayıs’da Bir gitarın tellerinde kırıtarak Hiç bir zaman Denizin sesi duyulmazdı Kılıçların ahenkli şıkırtılarında Ellerini yüzüne kapatırdı Söz söylemeye Gücü olmayan kadınlar .............................. ben diğer kadınlarda seni aramakta yanıldım anne |