Asla Vazgeçmem Trabzonum'dan
Neyleyim şehirde kirli havayı,
Nasıl özlemişim hamsi tavayı, Sırası geldimi yerim buğlamayı, Asla vazgeçmem Trabzonumdan… Kar Kaçkar da yaz kış, erimez tabi Bembeyaz buluttan görünmez dibi, Gelinliği giymiş bekler yar gibi, Asla vazgeçmem Trabzonumdan… Uyyy! Ulu dağlarım yaylana geldim, Dağım, taşım ovam seyrana geldim, Yayık da vurulmuş ayrana geldim, Asla vazgeçmem Trabzonumdan… E be güzel ninem bu yük ne öyle? Sepeti sırtında oturmuş şöyle, O nasıl da mutlu gördükçe böyle Asla vazgeçmem Trabzonumdan… Nineler dedeler burada zeki, Yaşlı olan yerde tiyatro ne ki? Bana da kol açıp derlerken peki, Asla vazgeçmem Trabzonumdan… Şehirde yaşamak içimi kastı, Buralarda ortam kendine hastı, Neşenin kaynağı horon, kolbastı, Asla vazgeçmem Trabzonumdan… Horonla stresi üstünden atmış, Azı çok görmüş sevgiyi katmış, Kendi yüreğiyle dünya yaratmış, Asla vazgeçmem Trabzonumdan… Kozmopolit şehre sinir germeye, Özümden sözümden ödün vermeye, Sil baştan başlarken yenilenmeye, Asla vazgeçmem Trabzonumdan… Vefasızlıkları kaldırmaz içim, Şehirde ne mümkün parasız geçim, Köyümden bu yana yapmışken seçim Asla vazgeçmem Trabzonumdan… Şehirler kirlenmiş ne var geleyim, O yaban ellerde neyim var göreyim, Atamın toprağı yerde öleyim, Asla vazgeçmem Trabzonumdan… Sular akar çağlar her yanım dere, Bana dur demeyin coştum bir kere, Şehri terk edip de gelmişken breee! Asla vazgeçmem Trabzonumdan… Sefa Yılmaz |