BÜRHAN
Bürhan...
Bir bürhan... Bir bürhan göster bana. Bir fısıltı gönlü boğdu karanlığa. Canım çıkacak gibi oluyor, yetiş! Yanan aklım, yanan kalbim bu yangında. Söyleyin, nerde o? Uzakta, yakında, nerde? Yok mu sesime bir ses veren? Çare bulan yok mu yanışıma ? Dur artık! Kendine ettiğin eziyet yeter! Sen de kimsin? Arayıp durduğunum. Çağırdın ya sen beni. Bak, işte geldim. Yangınlarını söndürmeye, Sana ışık vermeye geldim. Onu çok uzaklarda arama demeye geldim. O zaman o nerde? İşte, burda! Bürhan "sensin" anlasana! Dinle, bak ne diyor: "Siz cansız iken size can veren Allah’ı nasıl inkar edersiniz?..." (1) "Rahimlerde sizi dilediği gibi şekillendiren O’dur.O’ndan başka ilah yoktur..." (2) "...Siz hala şüphe ediyorsunuz." (3) Oku hadi! ’Yaradan Rabbinin adıyla’ aslını. Ve sonra şehrin bir ucundan gelen o adam gibi de: "Bana ne oluyor ki, Beni yoktan yaratana kulluk etmeyeyim?"(4) Fısıldayanın fısıltısına karşı bunu söyle, Ta ki sussun! Ve o hitaba mashar ol sen de: "Kulum gir cennetime!" 1.Bakara-28 2.Al’i İmran-6 3.Enam-2 4.Yasin-22 |