Susmak Düş'erŞiirin hikayesini görmek için tıklayın ‘’Susmak düş/er bazen kendimize,
konuşsak yaralarız diye korkarız, kıyamayız oysa ne çok severiz bir biz biliriz, biliriz de söyleyemeyiz’’
‘’Susmak düş/er bazen kendimize,
konuşsak yaralarız diye korkarız, kıyamayız oysa ne çok severiz bir biz biliriz, biliriz de söyleyemeyiz’’ daha el uzatmamışken şiire ve şişelere ve şimdi dilim hükümsüz ise yüreğimdeki aşk’a harfler boşasın dilimdeki nikahını, üst dudağımın yalnızlığına ağlayan şehirlerde daha toparlayamamışken senden kalan dağınık yanlarımı suslarım terk etsin ütopyalarımı, sende kalan kanamalar, ruhumun resmine çizilmiş, ve inançlarımın boynuna takılmış bir kanca ne kadar asılsam varlığına o kadar acıtıyor, lal oluşumda dilimin, kuş bakışı çizilir, ölümler gözlerime, biraz natür biraz mort, bir biçare serçe çığlığı kuşuçurmamalı yüreğim, kayıp yolculuğundayım, sen göçleri içimde her karanlık kendine zifir olmuş, karanlığa hiç göç edermi aşk? uçurumlar sadece bir intihar anlatımıdır,rutubetli akşam üstlerinde ve bu kent niyetsiz bir fal bakımıdır fallarda çelmelenmiş diz(e)lerim kanıyor, bir yol görünüyor sonsuza uzanan, son nefesime yüklenen tüm sessiz harflerim haykırıyor ölü bir çoçuk yatıyor arasındaki virgüllerde, gördünüzmü? |
tebriklerimle dost şair...