BİN KERE
Kavurdu hasretin içimi serin bir akşam,
Sığmadı kitaplara adın, yazdım bin kere. Sessiz bir gece, sen varsın sadece nereye baksam, Sığmadı kitaplara adın, yazdım bin kere. Güçlük kaldı yadigâr, bak gitti gençlik, Dön, geriye bak hele, biz ne ettik, Hatır, gönül dedik, kaybolduk gittik, Sığmadı kitaplara adın, yazdım bin kere. Serin esiyor bak rüzgar, kıpırdıyor dallar, Nereye baksam sen, sana çıkıyor yollar, Kaçırdık treni biz, artık boş, ahlar, vahlar, Sığmadı kitaplara adın, yazdım bin kere. Şarkılarda sen, seni söyler binlerce şiir, Sevda bu, bu olmalı, ne güzel sihir, Aradım yıllarca, kalmadı gitmediğim şehir, Sığmadı kitaplara adın, yazdım bin kere. Sevdanla eridim, bittim, yoruldum, Koştum telefona, umutlandım sarıldım, Deli imişim eskiden, akıllandım, duruldum, Sığmadı kitaplara adın, yazdım bin kere. Hasret düğüm düğüm, sıkmakta boğazım, Seni istiyorum, yoksan bana ne lazım, Titriyorum bir tanem, kurudu ağzım, Sığmadı kitaplara adın, yazdım bin kere. Recep ÇAKMAK 05.07.2008/ 01.05 Tosya |
Sevda bu, bu olmalı, ne güzel sihir,
Aradım yıllarca, kalmadı gitmediğim şehir,
Sığmadı kitaplara adın, yazdım bin kere.
Böyelesine büyük bir sevdayı sığdırabilecek ne kalp, ne defter ne de bembeyaz sayfalar vardır. Çünkü sevda çığ gibi büyürken yürekte sığması imkansızdır yaşadığımız dünyaya bile.
Çok özel bir şiirdi. Saygılar