Ağaç
Sırtımda aşk yükün, gençliğim soldu
Ömür canavarı, saçlarım yoldu Görmedim düşümde, çok zaman oldu Kırk yılı doldurdu, yok meyven ağaç. Çiçekler her bahar, sen diye açar Dönerek semaya, yaprağın saçar Aç ellerin, tut der, tutmazsan kaçar Kırk yılı doldurdu, yok dalın ağaç. Gönüller sarayı, muhteşem yapı Enfüsten aleme, açılır kapı Bak işte sendendir, baltanın sapı Kırk yılı doldurdu, yok malın ağaç. Yaşadın bunca yıl, ibret almadın Hep üstüne çıktın, alta dalmadın Misafirim deyip, daim kalmadın Kırk yılı doldurdu, yok halın ağaç. Var olan insanla, bacalar tüter Geç vakit baykuşlar, çatıda öter Yaşlanırsın bir gün, devranın biter Kırk yılı doldurdu, git salın ağaç. 14.04.2010 Ahmet Çelik Ceyhan |