KARANLIK
Karanlık...
Sokak lambaları Suni aydınlatılmıs evler Karanlık... Sigaramın ucunda aydınlık Arabaların kedi gözü Karanlık.. Bir yükseltide paratoner Mavi ,beyaz ve gri Mey kadehine karışmış Dumanın boğucu sisi Çığlıkları susturan sessizlik Asfalttaki yetişme telaşı Biraz serin biraz boğuk.. Gece saatin onbiri Kimi köşeyi dönüp duruyor Kimi bir vites atımı ileri Balkonların soğuk yüzü boşluk Sohbetsiz akşamların uyku vakti Ya kurgulanmış hayatların arkasında Ya yaşananların ötesinde Yalnız,kimsesiz,kalabalık Herşey kendine saklı Gizlerde bir yıldız geçidi Mavi beyaz ve gri... Ötelerde denizin şavkında ay Gece saatin onbiri Dağ eteğinde mahpusluk Prangalar karanlıkta kitli Mavi , beyaz ve gri Bir çığ gibi büyüyor hiçlik Herşey olmaktan yorgun biri Saksıda yetişmiş bir biberin Acısında boğuluyor belkide şimdi Gökteki mavi deniz olmalı Kıyısında yıldızlar çakıl taşı Nasıl bir cesarettırki Bu sonsuzlukta insan kulaç atmalı Karanlık.. Su sıcak ,tüm günün yorgun dinginliği Yeşilden hazzını almış bir orman esintisi Islak kumlarda yorgun ayaklar Dünden kaçmış bugünde esir Deniz mavi,dalga gri , yıldız beyaz.. Şavkındayım arda kalanlarımın Yansımalarım az ,bir çığ var içimde Gökyüzü mavi deniz Karşımda dimdik bir dağ Esaretim gecenin onbirinde Daha çok var sabaha Yaş otuzbeş elimde avucumda Gidenden ümidi kestik te Gelene eyvallahımız mı yok ne Korku esaretin , cesaret bedelin elinde Karanlık.. Kördüğüm içimde lime lime Ne sabaha hevesim var ne bu geceye Gecenın saat onbirinde Hersey sadece buruk bir kadeh meyde.... |
saygılarımla...