SUSMAK
Konuşmanın bir öncesi
Susmak Ya da susturulmak Dil ucuna Dudaklara kadar geleni Boğazı tırmalayan Kuru, kupkuru bir yutkunmayla Geriye göndermek Susmak Vakarla, ciddiyetle, sabırla Bir kurşun misali Namluyu terk eden kelime Gönlü, gönül kalesini yıkacaksa Namusumuza eş Ve hatta Daha değerli Sırrımızı açıklayacaksak Her şeye rağmen Hayra vesile olacaksa Susmak Güzel şey Ya susturulmak Zorla ve kalleşçe Hakk’ı haykırmak gerektiğinde Zalimin zulmünün bitmemesi Mazlumun ahının dinmemesi Uyuyanların uyandırılmaması Demagoji ve cerbeze ile meşhur Sahte kahramanların ölmemesi için Susturulmak Ne acı Susmamız bizim yüceliğimiz Susturulmamız onların sefaleti Ama bir gün Ve mutlaka Kahpe devşirmenin Dilime vurduğu perçin kırıldığında Önce Şöyle haykıracağım Dinleyin insanlar, dinleyin beni Dinleyin ve inanın Gerçeği, yalnız gerçeği Söyleyeceğime sözüm var Sonra Yıllarca Mercan sessizliğimde olgunlaştırdığım İncilerimi Saçacağım Hem de HERKESE Mustafa Ali UĞURTAN |