Çayımın Buğusunda Bakışların
Süzülür bakışların demliğimde dem olur.
Ansızın gidişlerin gözlerimde nem olur. Buğu buğu yükselir, çayım üstünde hasret. Zaman ılgarla gider hasretim seni solur. Bazen bir peltek se’sin burar dilimi tadın. Hiç aklımdan çıkmaz ki gül dibaceli adın. Ne veda ettin bana ne de bir iz bıraktın. Bu habersiz gidişle söyle nedir muradın. Tebessümün yadımdan hiç çıkmayan gül misal. Ya gel ihya et beni ya da şu canımı al. Kırık gönlüm aşiyan aşkına nihayetsiz. Konuşsan türkü gibi sussan gizemli masal. Adını suya yazdım kâğıtlar kahırlandı. Adının esrarıyla aziz sular sırlandı. Ayağının değdiği güzergâhlar bahtiyar. Girdiğin kapıların eşikleri nurlandı. İncelir gül yaprağı sende olur zarafet. Edan tavrın kavurur görenler der bir afet. Gönül sana ram olur sabah akşam seninle. Yaşanmaz bu eninle bana vuslatı lûtfet. Sen artık benim için hem can hem çaya misal. Gamzendeki ıtırı demlediğin çaya sal. İlaç olsun gönlüme çayındaki kekrelik. Sinemden gam yükünü bir tebessümünle al. Ankara,03.04.2010 İ.K |