YÖRÜK OBASI
Boy boy, soy soy olan Türkmenler
Mekan tutup, yurt edinmiş Anadolu topraklarında Bazen at, bazen eşşek Kimi zamanda deve sırtında Dolaşmışlar o yayla senin Bu yayla benim diye. Obalarını, otağlarını kurmuşlar Çadır açmışlar, kimi kıldan, kimi keçeden Burda eğleşip, burda dinmişler Burda sağmışlar, Keçi ile Koyundan sütü Yoğurdunu burda mayalayıp Sabahın ayazında Ayranını burda çalkalamış Tulukta Kaymağını, tere yağını kıl çadırlarla donattığı Obalarında var etmişlerdir. Avludan boşanan kuzu ile oğlaklar Anne sütü içmek için karışır sürüye İşte o an tüyler diken diken oluyor Anne koyun, anne keçilerin Oğlak ile kuzuların birarada melemeleri, Yıllarca tutsak kalıp, Sonradan kavuşan insanların Çığlıklarını, sevinç naralarını andırıyorlar. Ben bu dağlarda, bu obalarda tanıdım Koyun, keçi melemelerini Ozaman öğrendim ,yaşadım. Anne,baba,evlat şefkatini, sevgisini. Dolaştım sürülerin peşinde, Dağ dağ, yayla yayla, oba oba Savaştım Kurtla , Kartalla Oğlak ve Kuzuları kaptırmamak için Ben türkmen, ben yörük, ben Toros’luyum Çünkü ben has ve has ANADOLULU’ YUM. Hüseyin YILDIZ (Lemoslu Hüseyin) SÖKE, 28 MART2001 |