MUĞLAK HİSLER
Sustu...
O an konuşmak gelmedi içinden Sokaklarda akıp kaybolmuştu Ama bulacaktı kendini mecbur Dönecekti geri Yağmur damlası uyandırdı onu Yoksa uyanık mıydı? Bilmiyordu... Dudaklarını açmak istemiyordu Üzerindeki gözlere inat Neden böyle beklerlerdi ki? Ne söylenebilirdi çaresizlikte? Bir kağıt parçası üstüne mi kuruluydu cümleler? Matlaşmştı. Üzerindeki kıyafetler siyah beyazdı şimdi Eski filmlerden karelerdi gözlerindeki Yoksa gerçek miydi bu? Anlayamıyordu... Bomboşluktu ta derinden hissettiği Belki de yalnızlıktı Kim bilerbilirdi ki? Özlem duydu içinde belli belirsiz Neyi mi özlemişti? Kararıyordu... Havayla birlikte o da sessizliğe sığınıyordu Dudakları titriyordu şimdi Tekinsiz bir ezgi gibi titriyordu Bavulunda muğlak kalbi Gidiyordu... Sonbahar rüzgarını estiriyordu veda şarkısı Ve artık o da bitiyordu Sadece gidiyordu... Konuşmadan,bilmeden,anlamadan,kararmadan! |