Mahzun gönül heyhat şad olacak mı?Ruhum seyyah oldu bu âlemde Kalbimi sessizliğin ikliminde aşkın ile perişan eğlese de Gönül kar eylemeyince, dilim sükûtun pervazlarında inleyince elemle Abat olan bu yüreğim hicranın fevkinde, nefesim hazanla meşk edince şöyle Divan sayfasında adımlıyorum Halimin en bakir sadeliğiyle hasretin letafetine kanıyorum Boyun büküyorum, sabrı terennüm ediyorum, aşkı nidaları süzüyorum Ey hak, sen bilirsin, sen kalbimin yegâne sahibisin, feyzin iksirinde fevksin Şu yanan yüreğime sürur ver Açtığım ellerimi gönlüm için aşk payesinde hazzı ikrama ser Çekilen çilenin senasında, kanaat tahtında ruhuma sancısız serinlik ver Hasretin yumağını kalbime meşk ile nakşederek, vuslatın bağrında her yer Canım, feda olacaksa canana Damarlarımı ihya eden ve hicranı tevdi eden akan her kana Varlığım ihsan olsun manasında kaybolduğun aşka, sancılı hazzı sabaha Devran eylediğim umman felahına, her salanın ibrete ram olacak adımlarına Ne kadar vaktim kaldıysa farka Ey rabbim yüreğimi hasretin sancısıyla aşktan uzak bırakma Kıldığım her namazlarda, kapandığın secdenin sancısıyla aşkı unutturma Umutları niyetin halisliğinde bağışla, rahmetin ihatasından mahrum bırakma Sana yaklaştıran eşikte mazurum Kifayetsiz aklımla ne sefilim, zafiyetlere duçar irademle fakirim Arzın bir köşesinde, nazarların sessizliğinde, gecenin feyiz iklimindeyim Nitelikten azade ve uzağında nefesim, bilincimle rezilim, nasıl şikâyet edeyim Ruhum için açılacak davalar çok Lakin kalbi sayfalarımda sinemi harap eden hicran sanki bir ok Sevdamı kime sorsam, terk edilmiş sokaklarda hüznü acıyla yudumlasam Halimi kime anlatsam, aşkın ferahlatan vuslatında mütemadiyen sabahlasam Ey yar, gönlün hiç susuz kalmasın Hasretin dağlayan yangınlarında halini meşakkat içine sokmasın Muhabbetin süruruyla yaşatsın, kalbinde iklimlerin baharını feyizle yaşatsın Ruhun nihayetinde aşkın tefsirinde anlamlaşsın, yazılacak kitaplar ibreti ansın Mustafa CİLASUN |