İçin İçin İçim
Anlamak hep seni
Anlatmak hep beni Sesini duymak uzaklardan Bir çağrı Bir istek gönlümde Uzun bir yol sanki aşk Nedir bitmez ömrünce Kalması gerek bir yerde Bilmez ki, durmaz zaman Akar, gider de Anlamı kalmaz doğan güneşin artık Dudaklarımda birkaç mısra Birkaç satır Dökülmesini bekler gibi Ne sonu, ne başı belli Anlamı yok kelimelerin Biliyorum. Anlamak zor seni Anlatabilmek daha zor Bir renkler karmaşası gibi Bazı boş, bazı hoş Sürüncemede bir şey Karanlıkta yanan mum alevi Ne kadar da cesurdur Aydınlatmak için Korkudan uzak Hep anlatmak Hep anlamak için İçin, içim sevda yüklü tren sanki Vagonlarım yok lokomotif gibi Her istasyon işkence Her istasyon zulüm Kalmak mesele giderken Gitmek mesele kalırken Can sıkıntısı sanki içimde Söz verdim daha yazacağım diye Toprak kızıl ve etraf yeşilse Yeşil komar yaprakları Yeşil çay fideleri Yeşil ağaçlar; çam, meşe Ve gök masmaviyse Bir berraklık derede akan su gibi Düşüncelerimde Her şeyde bir anlam Her şeyde bir anlamsızlık Gökyüzündeki yıldızlar Bilirim daha yakındır Apancene’de Yeşillerin ortasında bir mavi dere Alabalıklar kayalıklar içinde Ne gizli, ne de kaçaktır Sevdalıdır balıklar da kendince Delice dolanırken o derede Sevda bu, benzemez hiçbir şeye Tutulmaya görsün insan bir kere Nasıl yaşar balıklar susuz derede Bir kedi miyavlaması bazı Bir haykırış, kendini bilmezlik Kendini yitirmiş kelimeler sarhoş gibi Yoksa sarhoş ozan mıydı kelimeler gibi Bir anlam bulmalı saatin tik takına Bir isim vermeli karanlığın zifirisine Soğuk gecelerden de öte İçin için içimde Yaşamı anlatmak hep kelimelerde Bir sen olmalısın Bana göre kendimce Bir ben olmalıyım Sana göre kendince Belki anlamı olurdu kelimelerin öylesi Sen hiç beni bilmezsin böylesi Ne Yunus olmak isterdim bu gece Ne de Orhan Veli, Rumeli’de bir meyhanede Aşık olmak isterdim Ferhat gibi Şirin e Ben kendimden geçmiştim oysa, o gecede Çılgınlık ne kelime, kelimelerde Anlamı olmalı her şeyin diye tutturmuşum bir de Bir saçmalık yağan yağmurlarda Güzel olur ıslanmak böylesi havalarda Böylesi anlarda Hasreti çekmeli aşıklar gibi Orda burada geçmeli günler Sebepli sebepsiz akşamları Bir gemi sesidir uzaktan gelen İsli şehir, yorgun insanlar İçimde bir şey için İçin, içim Yanar anlamlı Nasıl bir dizge ki Şaşmaz devamlı Günler çok kısa gelir senelere Bir beğenmezlik mi var sende Sersemlik ne kelime bendeki Seni sevmek Seni sevmek………gibi İzmir 13-14.01.1983 Perşembe-Cuma |