YALNIZLIĞIN ŞARKISI
Bu kaçıncı uykusuz gecem ve sensiz,
Duvarların üstüme yıkıldığı yalnızlığın, Bir o bir diğeri alaycı bakışları üstümde, Kendi aralarında fısıltıları kaçıncı gecesi, Beynimde verip veriştirdiğim hesaplarım, Pembe düşlerimi karabasan gibi silen, Bir türlü hesabını kapatamadığım ,hayatın, Yalnız ve soğuk ayaz gecelerini aratmayan, Küçük dünyamın kaçışı olmayan dört duvarın, Yalnızlık meyvelerinin olgunlaştığı bahçenin, Hatıra fotoğraflarının sararmış haliyim şimdilerde, Halbuki kırlarda koşan kır atın yelesine, Yelesine bağlamıştım umutlarımı, O götürecekti yüreğimi diyar diyar gurbetlere, Rüzgar fısıltısı kulağımıza meltem gibi, En güzel aşk melodilerini sessizce, Gözlerimiz kapalı beklide maviliklerde, Beklide bulutlarla yarışacaktık seninle, Kır atın,kırık kalplerimizle birlikte, Bu kaçıncı uykusuz gecem ve sensiz, Kaçışı olmayan hapis yüreğimin, Zincirlere vurulmuş aç susuz kaldığım, Işıkların hasret olduğu ve ümitlerin, Ümitler mi ne çare çoktan terk ettiler, Diğerleri gibi arkalarına bakmadan, Bilmiyorum suçum neydi, katıksız sevmek mi, Çiçek bahçelerinde bahçıvanlık mıydı , Şu kalın duvarların azabı,azap kuşları, Bırakmazlar yakamı gözlerim kapalı, Ellerim ,ayaklarım ve kalbim bağlı, Bu kaçıncı uykusuz ve soğuk gecem sensiz, Başımı koyup uyuduğum yastığın izi yüzümde, Her çizgisi başka telden anlatır hasretini , Uykusuzluk şarkısının acısını, Masanın üzerideki camdan sürahinin , Gölgesi gecenin sinsi karalığında, Yalnız gecenin çaresizliğinde ve sensiz, |