Kara gözlerime çöken efkar
Bu akşam şikâyet faslında dilim
Nicedir sukuta oturan dilin kemiği, ağlayan çocuk sesinde Dinliyor deniz Demir kapının pası bulaştı gecenin ellerine Yıldızlar döküldü saçlarından dalgaların Çocuk sesinde gülmeyi öğreniyorum Beceriksizce Geçen kavuşma fasıllarını misafir ediyor az ışıklı aklım Fenerlerin biten gazından medet umarsa seferden dönen gemiler İmkânsız limanın silinmeye yüz tutmuş rotasında arzularım acemi dilediklerim pembe kırgınlıklar Suya boşaltılmış can çekişen balıklar gibi yüreğim Hep bir olta tutuyor umutlarımı sonra… Bütün ağlara gözyaşı damlatıyor ahlar Geceye ışık saçan özlemler ya onlar olmasa Kara gözlerime çöken efkara Sırtıma konan meleklerin hüzün sarısına Gecenin bitmek bilmeyen şarkılarına Şikâyetim var Ayaklarımın takâtini kesen yıllara Uzaklara sürükleyen gurbete Yakamozları sönen denizlere Geceyi saran yıldızlara Tadını kaybeden sabahlara Beceriksizce aldığım nefese Bırak beni geç kalmış düşünceler Bak denizde benimle ağlıyor |