Rahmet eden,kalbi görendin,sahiptin!Dinmez Efkârın seni andıkça Bir ömür ruhumun figanını Anlamadan yaşadığım karşıma çıkınca Kalbimle dertli olduğumu hatırladıkça, Her umuda hesapsız kanıp yol da kalınca Nefes yetmiyor söz söylemeye, gönlüm Elvermiyor mahcubiyetin anbean artmasına Nasıl bir Mükellefiyet içindeydim Aklını bilen, fikreden, Keyfiyet süren, Emanetiyle nefeslenendim Zafiyetlerin birliğinde, Heveslerin dirliğinde merak eder, Nefsimi öncelerdim Her işimi bu minval üzere Nizama koyar, güç ve nüfus için Yarışırdım, bilemedim Kimi gördümse Merakına girerdim Her haline vakıf olmak için Vakit geçirirdim, usul ve adap bilmezdim Suç işleme özgürlüğüm var diye geçinirdim, Her suçun vebalinden habersizdim Eza vermenin bazen emele uğraşmak için Gerekli der, bu istikamette fetva verirdim Akait ve Muamelattan nasipsizdim Ne derleri önceleyerek, Utanmamak adına güya gayret ederdim Nasıl bir nefestim, Neden bu kadar hakikatimden uzak Bir haldeydim, hederdim Neyi ne kadar hakkıyla bildim, Ruhumun lisanıyla bütünleştim, Niye önemsemedim Günün Mübarekleşmesi derdim İnananların bir telaş içinde Gayret etmelerine nazar ederdim Cemaatin dikkatsizliğini, bin bir türlü Kokuların iticiliğini öne sürerdim Yardım toplamak için palazlanmalarına Çok kızardım, fırsatçılar derdim Kul olduğumu Hakkıyla düşünmezdim Sanki taahhüt edilen Bir lahzanın içindeydim, Ne kadar sefildim Hor ve hakir görmeyi Mahir bir şekilde yerine getirirdim, Yargılamayı severdim Mahkûm olmayı kendime Hiç yediremezdim, bin bir bahaneyle O halden sıyrılmak isterdim Mustafa Cilasun |
Halin aynası, melalin sayfası netliğindeydi
Bir duruşun yılmaz müdavimi pak neferiydi
Yalnızlığın kalesi, gecelerin hece perisiydi
tebrikler.
şiire ve şaire.
yüreğinize sağlık.