VE SONRA
Islanmak;çisil çisil yağan yağmurun altında.
toprak kokusunun,güzelliğini bastıran. saçlarının kokusunu ciğerlerime çekmek sonra. ıslanmak, sırıl sıklam, ıslanmak. el, ele,gezdiğimiz,arnavut kaldırımlarında. bedenine,sokuldukça,sokulmak; sırılsıklam olmuş,bir kedi misali. sıcaklığının içinde,sır olmak sonra. Ve bedeninin,okyanuslarında yelken açmış buselerin; dudaklarının ballı vakkumunda demir atması sonra. atmak kendimizi evimize ve sonra.... bir şişe büyük rakı almak köşedeki bayiden. yanında ızgara,çoban salata,haydari; eh birde beyaz peynir oldumu yanında. keyfimize yok, bir diyecek,sora... benim kadeğim, senin dudaklarınada. senin kadeğin,benim dudaklarımda. serhoşluğun,seraplarında,haz bulmak sonra. ve sonra,ordan ötesini hiç sorma. ordan ötesi anlatılmaz. ordan ötesi kırmızı nokta. ve sonra,iki çocuk, bir kız, bir oğlan. hayatı paylakmak sonra. ebedi bir ömrün,sahralarında. hastalıkta,sahlıkta. varlıkta,yoklukta. aşka, yazılmamış bir destan,yazmak sonra.....AYVAZTÜRK |