2
Yorum
0
Beğeni
5,0
Puan
1204
Okunma
Dönüyorsa şimdi seninle,
senden uzakta;
kalabalık ve yapayalnız gezegendir
bu evrende dünya.
Toprağı yıkayan yağmur,
insanı zaman.
Sensiz ;
nehirler gözyaşlarıdır oysa;
yorgun,
perişan,
ve dökülecek denizleri olmayan.
Yalnızlığına ağlıyor Venüs
ilk ve son aşkı
dünya kadar:
Ve ben;
Venüs kadar sevdalısıyım,
Dünya içinde dünyalar güzeli bir kızın.
Yağmurlar, nehirler ;
gözyaşları
ve yanan,
geceleyin soğuğuyla donan,
kuruyan
bir çöldür Venüs:
baktıkça,
varıp saramadığı Dünya için.
Susturun şu aklı evveli
Dünya’ya sevdalanmış
Bak ne diyor deli:
yaşanacaksa cesurca yaşanacak
ve doğuracak
gözüpek, atılgan çocuğunu,
Venüs’ün gelini.
Söylendikçe azalan
Azaldıkça dilden dile anlatılan masal:
Sevda!
Kuşkusu kendisindendir,
Varlığına bile inanmaz
Dünya.
İçimi ısıtan bir yel,
bir rüzgar,
bir fırtına:
dünya içinde dünyalar güzeli bir kız ;
yakıp kavuran
kusursuz bir afettir hatta.
Sorma, sorgulatma
Onlar yaşamadılar hiç
İnanmazlar
kıskanır belki inandırmazlar.
Anlat dünyanın her bir çocuğuna
gözünden sakın,
göğsünde büyüt
sadece sana sunuldu bu sevda,
bir de dünyaya.
Suya, ateşe,toprağa
İnanmış kendisine,
Venüsün sevdasına:
Haber salıp bir gece
düğün etmişler yıldızların şahitliğinde
ve sonra
doğurmuş Venüs’ten Ay kızını Dünya.
Işığının altında
aşıklar buluşur olmuş
Venüs her sabah göz kırparmış:
bu yüzden sabah yıldızı demişler ona.
Bu da öyle olsun
her masalda
mutlu sonla bitermiş;
Sevda!
Ufuk H.
5.0
100% (1)