YAĞMUR
Yalnızlık uzun uzun tarar saçlarını
Çıplak ayaklarıyla dolaşır odadan odaya Gök gürlediğinde korkar Yavru kedileri anımsatır ensesi Bacakları esmer ve ılık İki küçük meyvedir yanakları Ağzı çocuk bir sincap Sulu elma Koyu kırmızı tatlı şurup Düşler nehir sularıyla taşınan çakılları Kurutulmuş çiçeklerle dolu şiir kitaplarını Bir öpüşüyle ağrıyı dindirecek olanı Özlemiş bir erkeğe alışmayı Tüm yaz aşksız geçmiş Sır olmuş aynaya güzellik Ağzı ıslak ve kocaman Gelincik kadar kırmızı Haşhaş tohumu,afyon çiçeği Yalnızlık kahve yapar,kitap okur Geceyi bekler bir şala sarınıp Uyur fırtınanın sesiyle Bir zaman daha sürecek Kısa aralıklarla yağmur Ve bu haziran şarkısı.... BURAK DEMİR |
ne sevdim!