İki kişilik yanızlığım...Sen kadar kendime yabancı olduğum bu kentte, Sen kadar kendime bencil olduğum bu kentte, Hiçliğime ağlıyorum… Umutlarımın adını kirletmemek için gittim, Coğrafyası bozuk bu kıyı kentinden… Sessiz gittim, Vedasız… Ne kadar da suskundu aynaların karşısında gülerken sensiz yanım… Onca yalanın ardında birde seni sevmiştim ya, Unutmadım hatrımda/sın hala… Saçlarının siyahlığında uyuduğum günlerin vefasızlığı bu, Yüreğin kendini acımadan kör bir kuyuya atması… Ne kadar da bencilmişim kendime karşı, Duyarsız, Acıtarak gittim seni… Sokakların kendine yabancı olduğu bir kentteyim, Sessizlik her yanım, Ve sensizlik… Sözlerimizin unutulduğu bir ayrılık sabahında aradım seni, Sokak sokak… Hangi kapının ardında, Bizli rüyalardan uyanıp gizlenmiştin… Yoksa biz diye bir şey olmadı mı, Yani ben hep kendimi mi kandırdım bunca zaman ? Unutulmuş bir sözüm şimdi dudaklarında, Ne adım hatırına düşüyor saçların ıslanırken Ne de hayalim… Gittim… Soğuk bir kent vedasıydı gidişim… Ne kadar bencildim seni terk ederken, Ne kadar duyarsız, Sırtımda ihanetinin izlerini taşırken… Şair Ceketli Çocuk / Şubat 2o1o |