Merhaba anne
Merhaba anne
Sütün nasıl. Bir damlan var mı bana da? Bayram değil biliyorum gelişim Göğsüne dar geldim Yolculuğuna aldın. İncitmeden hayallerini Düşmek isterdim Hayat yolculuğunda önüne. Taşlıydım Engebeliydim Güneşini görünce kokumun Aldandın. Anne Ölümü özledim Doyurmadan yaşam beni. Çok şey değildi istediğim Patik örecek bir el Biraz da saçıma dokunulması Hala bekliyorum üşüyen saçlarımla Dokun biraz Dokun gitmeden Ne zor şeymiş dokunulmadan ölmek Eksiğim Damladıkça zaman sensiz. Kundağım ol Toprağımı saran el ol Çizgilerimi bıraktığım mektup ol Yaşayamadıklarıma postalayayım Zarfsız Apaçık ruhumla birlikte Anne Çocuktum daha Babamı toprağa gönderdiğimizde Bilmezdi gelmeyecekler Çocukça kapıyı tırmalayan parmaklar Saatler gelmeyecek anlarda durmuş Bekleme boşuna sende benim gibi Ne çocukluğumuz gelir tekrar geri Nede bize dokunmadan giden o eller Anneye mektup Sevgiliye mektuba benzemezmiş Masrafsızmış iç dökmeler Bir oğuldan anneye Kabirden önce son damlayış Dokun saçlarıma anne Dokun ilk defa Saçlarım üşümesin toprak olmadan |