GAMZE OKU; DERİN DÜŞTÜ GÖNLÜME..
(SARICAKAYA-18.02.2006)
Zaman yükü; serin düştü gönlüme; Boz dağlara; aldı, gitti, kar beni… Gamze oku; derin düştü gönlüme; Kor ateşe; saldı, gitti, yar beni.. Zamanım; zaman içinde; kış oldu; Kara kışım; akça kara eş oldu… Zülf-ü Yare, nazar etmek; düş oldu; Düşe düştü; perdeledi ar beni… Cırı kuşu; tane bulur; eşine! (Eşinsin!) Bir taneyle; cilve yapar eşine... Gonca Gül’ün; umut koydum peşine.. Umudum; gül!! Yaraladı har beni… Sıla serin, gurbet serin, dâr serin; Basam; gidem; hârı yakmaz, nâr serin.. Özüm toprak; bile dedim: “Sar serin!” Fâni dünya; etti; “içim dar” beni… Muhabbetten, muhabbete; yol vara! Habbe ektim; bire-yetmiş; kol vara! Habbelerin; içi dolu; bol vara! Harmana dek; yakar, intizâr beni… Düşmek gerek; ehl-i dil’in, diline.. Dilden gider; yol; Habîb’in iline… Dallı Mustafa’nın; arzı biline! Arza düştüm; etti, dil; bîzâr beni… Dâr: Ev, yurt. Har: Gülün dikeni. Nâr: Ateş. Hâr: Sıcaklık, ateş. Habbe: Tohum. Dil: Gönül. Bîzâr: Çaresiz. Mustafa SUNA Sarıcakaya İmam-Hatip Lisesi Meslek Dersleri Öğretmeni/ESK. |