Gülllerim Yansın Avuçlarında
Yudum yudum yalnızlığı
İçerken gecenin dudaklarından Sakın ağlama sen. Yüreğin süzülürse al yanağına Demir parmaklıklar susar, Gözlerimde küllenen umutlar Yıldızların koynunda Kan ağlar. Uykusuz yüreğine Yastık diye Kiraz çiceklerini sererken Sen, hüzün bulutlarını Topla göğünden. Uzaklarda acıların için Sabır elbisesi dikerken, Sen, vuslat türkülerini kaldır Islak kirpiklerinden. Ayazlarda beklerken yüreğimi Yağmur yüklü bulutları Gülüşlerinle kurut. Kurut ki ; Güneş, boynunu kurtarsın Celladın kanlı ellerinden. Göğünü yitirmiş kuşlara Yüreğini aç. Aç ki ; Acıların son kez Dağların boynuna sarılıp Veda busesini yapıştırsın karanlığa. Acıya inat Baharlara gülümsediğinde, Karakışların kendinden utanıp Yüreğini darağaçlarına astığını Bilir misin ey yâr ? Sevdamı nefes diye İçine çektiğinde Demir parmaklı hücremde Menekşelerin tomurcuk açtığını Bilir misin ey yâr ? Umuda tutunmuşken Güllerim yansın avuçlarında. Ve küllendikçe içten içe Karanlıklarıma yıldızların serilsin. 25.05.2006 |
Bu hüzünlü dizelerin iç sızlatıyor..Ama çok da güzeller bilesin.
Tebriklerimle.E.A.