Ben Ali'yim
ben rençperdim, rençper oğlu
küçükken, küçük bir köyde seneler önce zengin değildik az tarlamız vardı, az topraklı yerde iki gözümdü iki öküz birisi karagözdü, biri de gökçe kedim vardı, bir de köpeğim tavuklarımız, iki de ördeğim canım ciğerim yüreğim traktör yoktu bir boyunduruk, iki zelve çift sürdüm pulluk bende, öküzler önde toprak devrildi, sürgülendi, elendi ekin ektim serpe serpe kazar düzler yok çapa elimde çapa yaptım ilkyaz güneşinde biçer yoktu bir elimde orak, diğerinde ellik soğan ekmekle orak biçtim temmuz güneşinde yandım yandım kavruldum suyum sıcaktı toprak testide döver yoktu motor yoktu bizim köyde iki gözüm iki öküz, iki de zelve harmanda döven üstünde dön ha dön başım dönerken döne döne harman dövdüm ağustos güneşinde rençperdim ben, rençper oğlu küçükken, küçük bir köyde bu yüzden küçüğüm küçük kaldım etim az benim, kemiklerim ince şiş değil göbeğim, karnım içimde öyle heybetli değilim güneş yakmış, ayaz haşlamış bu yüzden saçlarım ipek değil, sanki keçe ellerim nasırlı tırnaklarım çamurlu belim ağrır bazen, sızlar etlerim dizlerim, dirseklerim, kemiklerim bu yüzden karıncayı ezmeden, kuşu ürkütmeden böyleyim böyle gezerim rençperdim ben, rençper oğlu küçükken, küçücük bir köyde aslında büyüğüm büyük heybetli değilim, büyük biriyim az yer, az içerim görmüşüm, geçirmişim; bilirim almasını bilmem, veririm dövmeyi bilmem, severim kim olduğunun bilincinde özünde insan, insan kimliğinde alçak değilim bu yüzden Ali’yim Ali’yim ben ben Ali’yim küçük değilim büyük ben Ali’yim Ali’yim cennette... Tevfik Tekmen. 4/Kasım/2009 *Lüleburgaz* |