DOST İLE HASBİHAL
Dost İle Hasbihal
Neler geldi başıma senle görüşmeyeli, Toprak kaydı altımdan, ayakta duramadım. Dost bildiğim herkesler vurdu da hançerini, Kalbimi kanattılar kanı durduramadım… Önceleri almamıştım hiç birini kaale, Her şey ayan beyandı lüzum yoktu meale, Dostluğaydı saldırı, gerek yok infiale, Önüne gelen vurdu kenara kaçamadım… Hatır gönül bilmeden fazlaca yıprattılar, Geçmişte her ne varsa, bir çırpıda attılar, Arka çıkanlar bile, dönek gibi sattılar, Pazarladım dertleri, bir alan bulamadım… Hani çok güvenilen, dostlar vardı orada, Hakkı tutar haksızı barındırmaz yuvada, Ama bil şu anda düşünceler komada, Grogi olmuş beyin, sayı saydıramadım… Helallik isteyince, vermediler yıkıldım, Adeta her saniye limon gibi sıkıldım, Hiç kimse anlamadı nedir derdim sıkıntım, Sana anlatmayı da, gururdan yapamadım… Onulmadık hayale dalıp gitmiş gönlümüz, Çırpındıkça batmışız, çıkmaz düze ömrümüz, Her nereye gitsek te dosta bakar yüzümüz, Yüzümüzün akıyla, bir yerden çıkamadım… Boşmuş bu dünya dostum, bilmem kimlere kalmış, Ömüre kim eklemiş, ya da bir tek gün çalmış, Bilmezler ki bu dünya Süleyman’a kalmamış, Boşa geçmiş geçmeye, doluyu bulamadım… Sen beni böyle burada yapayalnız koyarsan Yapayalnız kalmayı, kanun gibi dayarsan Her geçen üç-dört günü, bir gün gibi sayarsan Bu kadar olmaz derim, ben daha sayamadım 06/06/2007 Necati ŞİMŞEK Ankara |
Ömüre kim eklemiş, ya da bir tek gün çalmış,
Bilmezler ki bu dünya Süleyman’a kalmamış,
Boşa geçmiş geçmeye, doluyu bulamadım…
Sen beni böyle burada yapayalnız koyarsan
Yapayalnız kalmayı, kanun gibi dayarsan
Her geçen üç-dört günü, bir gün gibi sayarsan
Bu kadar olmaz derim, ben daha sayamadım
Tebrikler ve selamlar