cocukça aşkım
annenlerle bize gelirdin oturmaya
oysa ben oturamazdım seninle o iki yana örülü saçlarının yanında kumtanelerini andırırdı gülyüzüne hesapsızca savrulan kan kızılı çiller minicik ve sıcacık ellerinde yanan dünyalarmıydı yoksa benmi yüzüme vuran ılık rüzgardı seni kovalayıp yakalarken ki dalgalı saçların annenlerle bize gelirdin oturmaya aklımdan geçen; senin narlı ballı yanaklarındı masadaki kuru pastaların yanında bahçede oynardık seninle ve tüm çiçekler emrine amade.. içimdeki yangının yanından geçmezdi güçlükle tulumbadan çektiğimiz sular oysa ben hergün yanardım yana yana kanardım nerelerdesin cocukça aşkım.. |