istanbul
kapadım gözlerimi,
gözlerim şehrini aradım, il il hayalimde dolaştım, istanbul dudaklarımda fısıldadı, kalbimin şehrini aradım. kulaklarım kadıköy sahilini duyumsadı, acıklı bir gençlik masalı yuvalandı, inini beni çektikçe içerisine, kahkahalarla, masumiyet parçalandı. şaranpole yuvarlandı dönüşte, tükenmiş,incinmiş ruhum, bir otobüs dolusu yolcum vardı, hepsi anasız,ansız ve ıssız kaldı. beni zalim felek uykuda yakaladı! -saçına rüzgar değmesin! değerse ak kanatlı kelebek, kanat çırparak terkedecek, etkisi beni mahvedecek, bu olasılıkar bir gün gerçekleşecek, benim tecrübe ve ilim eksikliğim aşka yansıdı, köprü geçildi, küllerim kalbinden, boğazamı saçıldı? hani nerde şimdi o bana lanse ettiğin, ekmek gibi alnın öptüğüm, insanlık sabun köpüğü, koltuk altların ele veriyor seni, pis pis kokuyorsun. sen istanbul olamazsın, istanbul seni barındırmaz, sen istanbul’suz yapamazsın, istanbul sana vurdumduymaz. bir çorap söküğü örülürse yanı başında, gün be gün kaybedersen güzel hayatı caddelerimse onlar benim, her lamba direğinde seni gözetlerim her üryan büryan taşlı kaldırımlar ıssız çocuklarım, ezipte geçtiğin kristal küreler, mobeselerim. ister inan ister inanma, istanbul bir melek, gettolarda yaşa, kanatlarına dokunma! not:getto lirik bir anlamda kullanılmıştır,sevgiler |