Anladım ki...
Ağlayan bir nehrin içine doğduğumdan beri
Değil avuç avuç Fıçılar dolusu içsem suyundan yine de kanamıyorum Vefayı kartal kanadına astığından beri vefa/sızlar Baykuş yuvalarında sabahlayınca Dost san/dıklarım bu halimden nicedir anlamıyorlar ... Hürrem Sultan Saray bahçelerin de gül koklarken Bilmiyordu ki Bülbül onu kokluyor Her gece insandan bir adam olup Daldan yatağında Hürrem ’i soyup, okşuyor Olmuyor Ne yapsam olmuyor Yedi düvel üzerime ateş böceklerini salmış Görüyorum, duyuyorum lakin Bu ellerim de tıpkı yüreğimin izinde Dilim türlü türlü ipekten bir hazine Oval parmaklarımı yağlı urgana çevirip Böcekleri bile öldürmüyor... Çirkef kasnağını duvarından indirip, Salyalı ağzında çürük dişlerini sakıza barındıranlar Benim alın terimi ayaklarına geçirip bu terlikler ayağımız sıkıp, Kokutuyor diye hor görüyor... Olmuyor, Ne yapsam olmuyor Bu dünya tek gözlü bir oda ... Barınıyor içinde milyonlarca insan Sırtımda ay mehtaplı bir yaz Yüzüm de güneşten bir güz, Dilimde yıldız rengin de bir kış Elimde kalemden binlerce nakış Gözlerimde Sevgi derisinden yapılı içten bir bakış Ulaşırken karşımdakine dayanamıyor Kaçıyor ışıklardan Anladım ki onlarınki Taşıyamacakları yürekten ürküntülü bir kaçış... Nurcan TALAY |
her iki yüreğede sağlık
saygılar ...