Üç Nokta...
Geri döndüğümde üç nokta bırakmıştım,
Aynaların ardında ki güzelliğe… Bir bitişe mi işaretdi ? Yoksa bıraktığım yerden, Umutları kucaklayıp uzun bir yolculuğa mı çıkacaktım. Babamın fotoğraflarda ki bakışları kadar, Sertti yüzümde ki ifadeler, Ama sıcaklığım, Her girdiğim güzelliğin koynunda, Bir sıcak buse olarak kaldı, Ve süzüldü yanaklarından, Beni kaçıran trenlerin ardından… Gözlerimden okunuyor muydu içimde ki kimsesizliğin hikayesi? Baş kahramanı olmaktan sıkıldım bu hikayelerin, Her mekanda benim adım geçiyor, Her umutsuzlukda adıma bir kara leke vuruluyor… Bir dar ağacında sallandırılıyorlar bedenimi, Mahpusluk günleri hatırlıyorum, Yan ranzada ki Osman geliyor gözlerimin önüne, Ölümü bekleyişleri, Saçlarında beyaz bir örtüye bulanmıştı. “Kemal diyordu ey koca kemal, Bitirdi beni bu dört duvar arası ızdırap, Hasret kalmışım, Anamın, babamın, karımın, çocuğumun kokusuna, Yıllardır değmedi parmaklarım toprağa, Yıllardır saçlarımı teslim edemedim yağmurlara, Gelsinde şu ölüm artık kavuştursun ebediyen huzura, Ey kemal, Senin de saçlarına beyazlar düşüyor, Bak bu halime, Dar ağacı beni bekliyor, Dar ağacı ölüme susamış bedenimi istiyor.” Üç nokta… Şair Ceketli Çocuk/Haziran 2oo9 |
çok begendim...asilce yüreklice dökülmüş gönül sayfana naif olan dizelerin..tebrik ediyorum..sevgiyle her dem..