Sitem-i Hilkat
Ey
Yanık dudaklarımın efkârlı türküsü Ey Baharımı taşıyan güzellik Hasretin hasretimi bitirir Bir iz bulsam senden yana Gözlerim hatıranı gözlerime getirir Ey Dar’da didarı gören suret Ey Aynalarda visali tadan gölge Hicranım bir kördüğüm çözülmüyor içimde Eriyorum mum gibi anlatılmaz biçimde Ey Hilkati eriten gerçek Ey Hakikatin dolmaz vadesi Yalanın ilmek ilmek düğümlendi ömrüme Baharı arar oldum kutup iklimlerinde Aktı her an yanımdan bir sel gibi umutlar Kırkikindiler gelip gözlerimi yokladı Ölüm kutsal yolumda nefesi yasakladı Ey Yenilgimi kâğıda kazıyan tarih Ey Düşlerimi hayata çeviren hilkat Ümidim şehit düştü kaderin cephesinde Riyalar yağmur oldu üzerime yağdı Anı yağmurlarıyla ıslandı geleceğim Kör bıçaklar bilendi ışıklarıma karşı Hayallerim direndi hüzün askerlerine Tahtında abad oldu ruhumdaki son sultan Ey Aşkın nihayeti göster artık yüzünü Kör kalıyor yüreğim senden uzak kalınca Nemrut’um sin taşımı dikiyor toprağıma Gözlerim kan arıyor senden uzaklaşınca Kürşad Yaşartürk 30.06.2009 Uğurludağ/Çorum |