YOLLARIN SONU
Binlerce kez yolculuk yaptığım
kibritimde taşıdığım aklımla oynadığım sonsuz öykü külleri saçımda biriken işçilerimle beklediğim karanlık uçup giden telefonlarımda zaman Orçun’un postacı yalnızlığıyla çantasında getirdiği kehribar pahalı tespihler Mertcan’ın ucuza sattığı saatler kahve ve gözleme yörük çadırında Şenuk’la dinlediğimiz semai türküler satın alamadığım tüm kitaplarım içimde kabaran yoğurt sevdam beni sabaha taşımayan feribotlar demirlemiş o çok eski ramazanlarda kalan tüm masumiyeti çocukluğumun ve sen beni sabah ezanlarında uyanık olduğum son çıkmazında karanlığın aydınlığa dönerken gece gençliğimde uğradığım ucuz İtalyan Otel’inde bulacaksın... FARUK TABAK |