bir varmış bir yokmuşbirer birer eksiliyorum ben içimi dışıma döktüm ellerime küçük bir çocuğun yemekle oynaması gibi iştahsız,karnı doğuştan tok bir oraya bir buraya sürüklüyorum hayatımı içimden dışıma akanı... ayaklarımı bağladı bir seferinde bir büyücü çözmek için eğildim yuvarlandım bir kuyuya düştüm mahşer yeri kalabalık tüm yansımalarım ellerini boğazıma doladı.. bir tıslama sesi çıngıraklı yılan zehri bal gibi sundu tatlı dilli yılan zehrini kanıma akıttı bir oyun bahçesi sandım çocukluktan kalma oysa ki hayattı zehirdi kanımda dolaşan... aldattım yılanı son seferde bir kandırmaca yuttum sanılan bir lokma ballı ekmeği tükürdüm sadaka değil istediğim hayattan bir varmış bir yokmuşsa tüm doğum ve ölüm vakaları.. bir kargaşa beynimde bir karmaşa şiirde kurtulamıyorum.... |