bedenim titriyor sonbahar ayazlarında
solan yapraklar düşer
ayak uçlarıma cansız
esen rüzgarlara bulanmış yağmur
sırılsıklam eder sessiz sokaklarda beni
üşürüm bir serçenin bakışlarında
yağmur damlalarında içim yanar
kan ağlar yüreğim küskün maviye...

yine hüzün sardı etrafımı
kalabalıkları göremediğim meydanlarda
yapayalnızım düşlerimde

ovuşturduğum ellerimde
ellerinin sıcaklığını ah bir düşürebilsem
ah bir soluyabilsem nefeslerini
kendime geleceğim de yar
yoksun!..

bak işte yürüyorum karanlığa
yolunu kaybetmiş turnalar gibiyim
ışık olupta doğar mısın
kabuslu günleri mi aydınlatır mısın
yıldız yıldız doğar mısın gözlerime?!

derinden nefesler alıyorken
fırtınalı güz akşamında
adımlarım savaş yorgunu bir asker
yürüyüşündeyim, sendelerim...

sinema şeridi gibi geçer buradaki yıllarım
dayanacak mecalim kalmadı ki buralarda
ne yapsam, nasıl etsem de
arkama bakmadan ’eyvallah’ deyip
sana gelsem sevdamın solmazı!..