Artık Yüreğim ÇınlamasınŞiirin hikayesini görmek için tıklayın kıskıvrak yakalandım
köy eskisi sokaklarda çalkaladı beni aşk ve bir yudumda içti gün düşüğü bir gece bu gönlüme baskın yapar ve aniden durur yağmur içimdeki özsüz çocuğun yırtık botlarına hürmeten işte o an aklımda filiz verirsin dallı budaklı bir o kadar engin... gün atmadan penceremde sen göğerirsin bilirim geldiğin memleketleri çeperi kan özü emek gözden özge bir davanın ergen çocuğusun ellerinden fışkıracak gelecek zaman sarkacını mıhlar gözlerin unuturum bütün davalarımı savunması sessizlik olan bir avukat olurum savunamam sensizliğimi ey peri! dudağı menekşe kokusu hırsızı yanağı gelincik rengi... unut sevildiğini! unut ki artık yüreğim çınlamasın. 07/10/09 |
Bir öğle güneşinin kızgınlığına unutulacaktın ya hani tıpkı o zaman ki gibi;
unut sevildiğini!
unut ki
artık yüreğin çınlamasın.
Güzeldi.