Sen Hiç Çiçek Kokusu Öptünmü ?
çığlıklarıma hapsettiğim,
çatlamaya hazır tomurcuk sevgilerim var... mevsimine kapıldığım , zamansız açan aşkımın kokusuyla geldim sana sen hiç çiçek kokusu öptünmü ? düşlerini paramça yırtan tuzlu tenlerde savruldunmu ? doldurdunmu ruhuna tıka basa ? öyleyse öp dudaklarımdan, çek içine doya daya.. . Cezayirli bir mültecinin kavruk teninde ışıldayan, bembeyaz umutlarım var... susuzluktan çatlamış dudaklarına can olacak damlalarım var ... sen hiç umut öptünmü ? bin yıllık yazıt gibi gözlerim... bak onlara... keşfet... öp dudaklarımdan, çözül benimle... ıslatarak ruhunu seviş benimle... Babilin asma bahçelerinden getirdiğim tatlı ölümlerim var... ölüp ,ölüp sana uyandığım doymadığım senli ölümler... bir kır bahçesinden akarcasına berrak, ... tadı doyumsuz, içilesi güzellikte ölümler getirdim sana sen hiç ölüm öptünmü ? öyleyse öp dudaklarımdan... kana ... kana... yeminler içelim bir daha uyanmamaya... |