Tanıdın mı beni kadın.
Ters terasta üşüdüm be çocuk, üzerime yünlü getir
Pamuğumu attılar hayat tahtasında, kırılası değnekle Bir çiklet kadar değeri olmayan aşklar yaşadı bu adam İki yakamın arasında göğsüm üşüyor... Tanıdın mı beni kadın! Eski bir tayyare böceği çoktan kovuldu gökten Kaç kere mezar taşında sıra bekledi..bekledi Bahsedilmişken ölmekten Tüm hayatı boyunca aşk’ı avuçsuz dilenmekten Vurgun yedi suç işledi Tanıdın mı beni kadın. Yorgun düştü atlar, seyis harman yerinden sürgün Oysa iki birleşenin en sarım olduğu andı Bizim hikâyemizin dumanından eksilen, ciğerlerimiz top atarken Beynimizde Aşk; Bolşevik isyanı-devrimdi Namlu sıcağı kadar sevmiştim oysa Tanıdın mı beni kadın Şimdi iki masanın arası sırat köprüsü Çok günah işledim cürüm işledim En kötü cinayetlerimi anayasanın maddesini okumadan Son karınca mağarasında patlatmıştım O külfeti ağır bombayı İşte parçalarım yanı başında Uzun zaman geçti, sorma bu adam kaç yaşında Tanıdın mı beni kadın. Tanıdınsa azlet, gün çıngıraklı kuyunun dibinde Yorgun birisi saclarını tararsa Mezar taşında vuslatın çığlığı Ay ışığında atar damarını kesti Orada vardı mabet, aşk bedelini sorarsa İçinde yoktuk biz sadece Kıvılcımlar çakarken gökyüzünde Yedi renk’e tutunamadı secde. Tanıdın mı beni kadın. |