Zorunda mıyım?
Bir bilsen gökyüzüne nasıl yaymışım seni
Elimi uzatıp dokunuyorum yıldızlara Sen sustuğunda gözlerin konuşurdu Ben hayran hayran bakardım Rengârenk ışıklarına… Düşüncelerim ıslak Gözlerim bazen damlalarla ağlar Bazen suskunluk kaplar hücrelerimi Kırpışır kirpiklerim Islanmadan ağlar Bir yokluğun hamalıyım Gece gündüz taşırım Huy mu desem, kader mi desem Nerde bir hüzün görsem Hemen bulaşırım. Hani ay karanlığa mahkûmdur Güneş aydınlığa Ne kötü talihmiş adı yok Kelepçelemişler Beni de zalim bir ayrılığa Uzak yolların ucunda bir yürek Güllerle bezenmiş odaları Bakışı dost, yakışı dost Burnumda tütüyor Sütlaç tadında sofraları Elini tutmak istiyor ellerim Nedense hep boş dönüyor Sönsün istiyorum bu ateş, bu alev, bu köz Rüzgârların inadına, meltemlerin inadına, boraların inadına Sönmüyor, sönmüyor… Söylesene ayrılığı niye diktin gecelerime Bir hayalin saçlarını taramak zorunda mıyım? Uzattım her şafak ellerimi yıldızlara Gel artık Her ışıkta seni aramak zorunda mıyım? |