YAFTA
Biçildim,
bir şekerkamışı gibi; tırpanını acımadan saldı, zayıf duran bedenime O Latin kavruk yüzlü Kız. Haraç-Mezat sattı küçük şeyleri tüketmek için Ama ben, Yine bir Çerçinin elinde dolanırım o buruk gülüşlerimle, Issız İpekyollarının O sevdiğimiz sokaklarında. Bize dair ne varsa-Yaşam- tuğrasını etiketimize asla hiçbir zaman silinmememek üzre vurdu, bu serbest canpazarında. Ve taşımak benim payıma düştü ..........................yaftayı bir çerçinin kolunda, bir boyunduruk gibi. Eylül 96 /istanbul |