SANA
aşk imkansızı ümit etmek demişti yazar
doğru ve ya yanlış neydi aşk? bilmemektir demişler bütün büyükler bilmeyip de öyle bağlanırsın ki iman gibi tapmak gibi... bilmiyorum neydi aşk bir dakika sonrasını bilmemek mi hayatın kendisi gibi... inanmak mı isyan mı inanmaksa aşk gayb olana bilmediğin görmediğine güzel olan tüm şeylere adı cennet olan bir yere evet inanmaktı aşk hep inanmak aşk... inanmak şeksiz şüphesiz mi mümkün mü hamuru toprak olana yakışır mı ona hata yakışırdı yakıştı da... masmavi berrak bir deniz içindeki taşları görünen insanın içini aydınlatan dinlendiren huzur veren sükun kaynağı. ama ya fırtınalar medcezirler görünmeyen bilinmeyen şeyler masmavi bir denizden korkar mı insan şüphe eder mi sevdiğinden bilmiyorsa eder... çok mu garip insan için korktuklarımız ayağımızın altına konsaydı semaya ulaşırdık ulaştık da neydi aşk isyan mı belki de bildiğin duyduğun bütün şeylere isyan önce kendine kontrol duyguna sabırsızlığına heyecanına cahilliğine körlüğüne acizlğine hepsine isyan... ümit mi aşk yoksa en çok ümit... affedebilir misin kabullenebilir misin benden gelen her şeyi kabul eder misin hediye gibi öfkem hırçınlığım hepsi kendime yazdığım tüm olumsuz kelimeler seni değil beni anlatıyor... kendimi anlatıyordum yalnızlığa mahkumsun derken... ne kadar toy ne kadar da cahilmişim ne olur büyüt beni tut ellerimden şefkatinle sarmala beni uyut dizlerinde. bir an değmez mi böyle bir "an" bir ömür beklemeye seni seveceği bekle demiştin bekliyorum... ben yalnızca seni bekliyorum hiç bir şey umrumda mı zannediyorsun belki ölümden sonra kim bilir... |