Dostum dur! Sen yayasın
Sana yeşil ışık yanmadı
Arabalar geçiyor gırla
Taksim’in şu sarsak sabahında
Kimbilir hangi geceden kaldı
Kimbilir hangi uykusuz
Doymamış yatağından
Sersem yollara dadandı?

Gerçi derler ki:
Gecenin şerri, sabahın hayrı
Bu kez hiç te böyle olmadı
Kabataş’ta üç otobüs
Hem de ardı ardına
Toslamış birbirlerine!

Bir adam boylu boyunca uzanmış
İki filin arasında kalmış
Kanı teri organı yola saçılmış
Bütünden parçalara ayrılmış!

Şimdi cesedin üzerinde gazeteler
Uçuşuyor kana bulanık!

Dostum dur! Sana yeşil ışık henüz yandı
Fakat belli olmaz, sürücünün birinin
Gözlerinde kırmızı tutuşacağı yerde
Yeşil cennetten örtüler görünüverir de
Saracağı tutar cansız bedenine !

Dostum dur! Bu sarsak mart sabahında
Deli enerjiler akıyor kent sokaklarında
Dinle! Sahip oluver kendine.

Bak ki kapkara örtülü Beyoğlu sabahlarında
Delişmen ruhları ve elleri salyalarında
Deli enerjiler çakıyor gözbebeklerinde!