İTİRAF
İTİRAF
anlatabileceğim binlerce şey vardı gözlerimde oysa hiçbir kelimem yoktu… şimdi neyi düşüneceğimi bile bilmeden ve nasıl anlatabileceğimi… aslında bitirebilmeliydim hiç başlamaması gereken bu yanlışlıkları, takılıp gidebilmeliydim peşine hiç dönmemek üzere uzak bir dağ yalnızlığının. zaten çoktan solmuş ve eğmiş başını bir kılıcın gölgesine içimdeki bu piç varoluşlar ki biliyorum neresinde durursam yaşamın çöl oluyor… bu kaçıncı kısır döngüsü ki hayatımın bilmiyorum, yinede hep bir şaşkınlık var içimde ama ağlamaktansa küfrediyorum artık, fark bu, üstelik bir vizitesi eksik kalbimin birde peçetecisi kapısında gerisi aynı hiçbir buluş yaratamadığım kayboluşlar ve hayatıma giren birer yanılsama… şimdi nereye değdirsem parmak uçlarımı kan damlıyor, bir ceset gibi çürüyor damarlarım etlerim dökülüyor ve artık hiçbir acı hissetmiyorum, kelimelerim öldürüyor zaten intihara meyilli düşüncelerimi, boşuna bakmayın,gerçek bu siz göremezsiniz düşsel yaşantılarınızdan, her şiirim yazıldığı yerde kalıyor benim aradığım tüm numaralarda aynı replik: ‘aradığınız istikamette bütün hayatlar doludur lütfen bir daha denemeyiniz’ resmi kaynaklara göre henüz ölmüş değilim doğum tarihim belli, resmi olmayan tarihe göreyse hiç yaşamamışım, gazetelerde çıkmaz bu, televizyonda seyredemezsiniz, hiçbir haber değeri taşımıyorum bültenlerde, henüz gencim,bir otobiyografisi yok hayatımın yinede yazsam, sadece iki cümle eder özeti: ‘söylemeyi istediğim iki kelime vardı sadece ve asla duymadığım aynı iki’ sonrası üç nokta yan yana… geride kalan ne var bilmiyorum dönüp bakmaksa anlamsızlık sadece, sanırım hiç yaşanmamış düşlerim vardı ve kovdular beni geçmişimden hepsi bu. yarını düşünmenin bir önemi yok bilinmezliği beklemek kaygı veriyor bana işte bu yüzden bugünüm var sadece , gözlerimi kapadığımda uykularıma umutla uyanabileceğim bir sabahım yok, artık başka bir güneş doğmamasından korkmuyorum. sizin aynalarınızda bir yansımam yok benim, saçlarınıza dokunsam rüzgar sanırsınız, uykularınızla kanatırsınız gecelerimi, uzatın saçlarınızı ve uykularınızı uzatın ki gecelerim uzasın, yanlışlıkla geldim dünyanıza, ama affı yok bunun ihbar ediyorum kendimi, meskeninize tecavüz ettim ve gaspa girer bu , beklemeyin tabutumu hazırlattım çoktan, eski mısır inancıyla gömülmek istiyorum… 12.02.04 karaağaç BARIŞ ŞENTÜRK |