Aç kapıyı eylül ben geldim
Yalnızlığımı yüzüme vurma bu akşam
gözlerime intihar sessizliği ile bakma ağlamak için erken değil mi daha? zaman çok eskiden kalma bir şarkı değil mi? dudaklarımı çatlatan adın gibi her sevgi bir yağmur tanesi değil mi? yanılmak isterdim oysa doğru s/andıklarımdan bilinmemek aslında en güzeli, evvel zamandan yalınayak yollarından geçip son perdesinde hayatın buruşturulup atılan bir köşeye ürkek kalbin gibi iç çekmelerin bir dua gibi arş’a uzandığında o duyduğun ses’e sarıl işte o ses sen’din ben’dim Aç kapıyı eylül ben geldim... |
Özellikle kendimizle yüzleştiğimiz anlarımızda...
Ne duygular silkeliyoruz o anlarımızda ki, sarıyor sıkıca hazan ayazları....
Sanırım şairlerin çoğu bu iki mevsime kapılıyor...
Hazan ve bahar...
Birinde aşk...
Diğerinde yalnızlık olan...
Beğeniyle okudum dizelerinizi...
Sevgi ve ışıkla...