SUSTUM...
Sustum
Bazen öyle iyi geliyor’ki Kendime susmak. İçime dolduruyorum Aşkı Sevgiyi Ve hasreti Alabildiğince. Düşler kuruyorum rengarenk İçinde umut dolu Işık dolu Sığmıyor Almıyor bardağımın ince beli Üzerinden yudumluyorum Kızıla çaldığım badeyi Biraz buruk Biraz mayhoş . Sustum Tükenmeden Tüketmeden sevgileri içimde Gölgeme yaslandım Tınısında ince telin O çaldı ben dinledim Türküler taktım her bir yıldıza Kırık dökük ezgilerden Ayın boynuna doladım hüzünleri Ne içimin yangını dindi Nede yüreğimdeki sızı Üşüdüm Sabahın seherinde. Sustum Ne toprağa kök salmış Bir ağaçta Nede eski bir tahta masada Adım yoktu Sustum Ne kokusunu alabildim Gecenin gölgesinde Nede çiy tanesiyle ıslanmış Tenine dokunabildim Sevginin. Sustum Yetim kalıyor gözlerim bazen Seçemiyorum Sonsuzluğun bulanık rengini Bir güvercin çırpınıyor penceremde Kanadı kırık Sahibi yok Adresi yok Kan sızıyor gönül kafesimden İçim acıyor gülüm İçim acıyor Ya güze dönerse zaman... Tufan Genç |