SUSKUN ÇIĞLIKLARIMI DENİZE DÖKTÜM
Suskun çığlıklarımı denize döktüm.
Kırlardan papatyalar topladım bugün, Hayalinin sırma saçlarına taktım. Sonra da yalnızlığımın omzuna koyup başımı, Hüznümü hıçkırıklarla giydirip sensizliğe ağladım. Tam seni yaşama zamanı geldiğinde, Gidecektin beni bırakıp bir başıma, Bir vapurun güvertesinde durup, Denize sunacaktın arzulu bakışlarını, Bir martı çığlıklarla sensizliğimi anlatacaktı, Sen duymayacaktın kahkahaların yüzünden, Kalabalık insanların içindeyken, Ben sana susayacaktım yokluğunda, Sen gidecektin usulca benden, Ağlamaktan kızaracaktı gözlerim. Sevdayı beyaz kefene sarıp, Kelimelerle kazdığım mezara gömecektim. Çok sıkıldım artık bu yalnızlıktan, Nereye baksam bir gidiş düşüyor gözlerime, Ne zaman ağlasam sen süzülüyorsun yanaklarımdan, Kalemim yazmasın istiyorum bazen, Kimselerin olmadığı bir tahta barakada, Hayaline sarılıp, sessizce can versem. Ne güzel olurdu. Yolunu şaşırmış bir seyyah gelince, Odamda sayfalar dolusu seni bulurdu. Düşlerim gibi dağınık, bedenim gibi cansız. Benden gittiğini anlardı belki okudukça, Ölümü neden seçtiğimi anlardı, Yokluğunun ortasında. Anladım ki kadınım, Seni mutlu etmekte fayda etmezmiş. Seni sevgiden sarhoş etmek anlamsız, Suskun çığlıklarımı denize döktüm, Cam bir sişenin içine sıkıştırdım aşkı, Sen bırakıp giderken beni bir başıma, Gezindiğin sahile vurur belki, Dalgalar getirir sana, Hapsedersin kelimelerimi, Avuçlarının sıcaklığına, Ve sen huzur içinde uğurlarken günü, Bir sızı gelir durur yüreğine, Senden gittiğimi anlarsın, anlarsın öldüğümü, Hadi benim için gülümse, Beni boş ver, yaşa hayatını sınırsızca, Sakın senden gidişime üzülme, Hayat devam ediyor unutma, Acırsa canın ancak, Üç gün acır ya da en fazla, bir hafta, Biliyorum bir sevdanın izi kalır kalbinde, Ben senden sonsuza dek gidiyorum. Sevgilim ruhuma gülümse, BAKİ EVKARALI |
yureginize emeğinize sağlık...